Hemoroid Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Hemoroid ameliyatı yapmak için farklı yöntemler kullanılabilir. Hemoroid hastada tespit edildiği anda hemen ameliyat yapılmalıdır. Eğer hemoroid ameliyatı yapılmazsa basur büyür ve zararlı hale gelir. Medikal ilaçlar, cerrahi operasyonlar veya hastanın yaşam tarzında değişiklikler gibi yöntemlerle hemoroid tedavi edilir.

Hemoroid ameliyatı için öncelikle hastanın bağırsakları boşaltılmalıdır; bunun için ilaç verilir. Bir gün önceden hiçbir şey yememesi gereken hastanın anüsüne lokal anestezi uygulanır. Ameliyat sırasında hemoroid memesi kesilir ve yerinden alınır. Açılan boşluk dikilerek kapatılır. Makat ağzı eski hizasına getirilir ve eğer gerekirse üzerine tampon konur. 10 dakika gibi kısa bir süre içinde ameliyat bitirilir. Lazer ışıklarıyla yapılan bu ameliyat, iyileşme süreci bakımından oldukça hızlıdır. Genellikle erken evrelerde bu yöntem tercih edilir.

İleri evre hemoroidlerde ise hemoroidektomi uygulanabilir. Hemeroid pakesi cerrahi yöntemlerle çıkarılır. Yalnızca belden anestezi verilerek gerçekleştirilen bu işlem, hasta tamamen uyutulmadan ve ağrısız bir şekilde yapılır.

Hemoroid Nedir?

Basur hastalığı rektum ve makat çevresinde bulunan damarların şişmesi şeklinde ortaya çıkar. Makat bölgesinde bulunan damarlar genişlediği için çevresinde bulunan dokular sarkar. İç ve dış olarak ikiye ayrılır. Problem ilerledikçe büyür ve kanamalar gözlenir. Makat bölgesinde dışkılamayı tutmayı sağlayan bir doku yer alır. Hemoroid hastalarında ise bu dokular sarkık şekildedir. Özellikle yaşa bağlı olarak görülme riski artar. Nedeni tam olarak bilenemese de bazı faktörlere bağlı olarak basur oluşabilir. Bunlar:

• Kronik kabızlık ve ishal
• Hamilelik
• İleri yaş
• Genetik yatkınlık
• Aşırı alkol veya baharat tüketimi
• Bisiklet sürmek gibi aktiviteler
• Egzersiz yapmamak
• Uzun süre oturur vaziyette kalmak

Tüp mide ameliyatı nasıl yapılır? Yazısını inceleyebilirsiniz.

Hemoroid Nasıl Anlaşılır?

Basurun anlaşılması belirtilerin ortaya çıkması ile oldukça kolaydır. Yerleşim yerine göre oldukça ağrılı bir hastalık olan hemoroid özellikle yetişkinlerde yaygın olarak görülür. İç ve dış olmak üzere ikiye ayrılan hemoroid, anüste hissedilen ağrı ve kanamalar ile anlaşılabilir. Anüste meydana gelen şişlikler, genellikle yalnızca kanamalar ile anlaşılır. Yani hemoroidi an en net şekilde kanamalardan anlamak mümkündür. Bazı durumlarda anal çatlaklar, rektal kanamalar veya ağrılara neden olabilir. Bu, hemoroid ile karıştırılmamalıdır. Böyle bir belirti görüldüğünde hemen doktora görünmek gerekir. Hemoroidin belirtileri arasında şunlar sayılabilir:

• Dışkıda açık kırmızı renkte kan olması
• Kaşıntı
• Ağrı
• Anüs çevresinin akıntılı ve ıslak olması
• Anüs etrafında ağrılı şişlik

Bu belirtiler hemoroidin göstergesi olabileceği gibi rektum kanseri veya sindirim problemlerinde de görülebilir.

İç Hemoroid Nedir?

İç basur anüsün ve rektumun iç ve derin bölümlerinde ortaya çıkar. Gözle görülemeyen bir noktada meydana gelen damar şişkinlikleri, burada sinirlerin çok yoğun olmamasından dolayı hastalar tarafından hissedilememektedir. Bu yüzden iç hemoroidin en önemli semptomu ağrısız kanamadır. Dışkılama sırasında kanama görülebilir. Bazı durumlarda bu dokular dışkılama sırasında dışarı çıkabilir ve acı ve ağrıya neden olabilir. Hemoroid ameliyatı ile iç hemoroid tedavi edilir.

İç Hemoroid Evreleri Nelerdir?

İç hemoroid dönemleri, dokuların sarkma durumuna göre dört evreye ayrılır:

• 1. Evre: Yoğun kanama görülmez. Dokular dışkılama sırasında anüs içinde hareketli olsa da eski haline döner. Dokular dışarı çıkmadığı için yalnızca rektoskopi yöntemiyle görüntülenebilir.
• 2. Evre: Dokular, hastaların ıkınması ile dışarı çıkar; fakat dışkılama sonrası içeri girer. Küçük kanamalar ve dışkılama sonrası hafif ağrı görülebilir.
• 3. Evre: Dışkılama sırasında dokular dışarı çıkar ve dışkılama sonrası elle müdahale ile içeri girmektedir. Kanama ve kaşıntı ile birlikte memelerin dışarda kalması sonucu ıslaklıklar da görülebilir. Dışkılama sırası ve sonrasında ağrı görülebilir.
• 4. Evre: Şiddetli ağrı ve kanamalar görülür. Hemoroid pakeleri dışarı çıkar ve elle müdahale edilmediği sürece içeri girmez. Yoğun kanama, kaşıntı, akıntı ve ağrı görülebilir.

Dış Hemoroid Nedir?

Dış basur anüsün dış çevresinde görülür. Burada yoğun sinir bulunduğu için ağrılar, hastalar tarafından hissedilir ve hemoroid gözle görülebilir. Ağrı, kanama ve kaşıntı gibi belirtiler hastalığın evresine göre farklı şiddetlerde görülebilir ve şiddetine göre farklı tedavi yöntemleri uygulanır. Eğer kanama ve ağrı az ise hastalar yaşam tarzında değişiklik yaparak dış hemoroidden kurtulabilir. Kabızlık yaşanması durumunda hemoroidin etkisi daha da artar. Bu yüzden hastaların beslenmelerine dikkat etmeleri gerekir.

Hemoroid Tanısı Nasıl Konur?

Basur teşhisi koymak için hastanın tıbbi geçmişi ve hangi semptomları yaşadığı sorulur. Hastanın durumuna göre mevcut muayene yöntemlerinden biri veya birkaçı uygulanır. İlk olarak fiziksel muayene yapılır. Topaklar, şişme, tahriş gibi sorunları kontrol etmek için anüse ve rektuma bakılır. İkinci muayene yöntemi ise doktorun hijyenik bir eldiven giyerek hastanın kas tonusunu incelemesidir. Hassasiyet, topak, şişme, tahriş gibi problemleri hissetmek için rektumu parmaklarıyla kontrol eder.

İç hemoroid anüs ve rektumun daha derininde meydana geldiği için teşhis etmek için daha karmaşık muayeneler gerekebilir. Bunun için rektoskop veya proktoskop kullanılır. Bu özel aletlerle yapılan muayenelere ise rektoskopi veya proktoskopi adı verilir. Anal kanalın incelenmesi için ise ansokop isimli kısa bir tüp kullanılarak anoskopi yapılır.

Lenfödem ameliyatı nasıl yapılır? Yazısına da göz atabilirsiniz.

Hemoroid Ameliyatı Sonrası İyileşme Süreci Nasıldır?

Hemoroid ameliyatından sonra iyileşme süresi ameliyat yöntemine göre değişiklik gösterir. Lazerli operasyonlarda açık yara olmadığı için hastalar 1 gün istirahat ettikten sonra taburcu olabilir. Açık ve kapalı hemoroidektomide ise ameliyat sonrası yaralı bölge uzun süre sonra iyileşebilmektedir.

Hemoroid ameliyatı sonrası belirtilerin tekrar görülmemesi için hastaların beslenme şekli ve hijyen koşullarına dikkat etmesi gerekir. İlk birkaç gün sindirimi kolay olan posasız besinler tüketmekte fayda vardır. Bu dönemden sonra ise lif bakımından zengin gıdalar tüketilebilir.